istanbul Aile Evlilik Çift Danışmanı Dr. Ekrem Çulfa Koçluk ve Psikolojik Danışmanlık Merkezi 0533 3738123
Psikolog Pedagog Çocuk Psikolojisi
danisman724@hotmail.com
HİPERAKTİF ÇOCUKLAR
27/04/2011 Hiperaktivite nedir? Hiperaktifçocuğu nasıl tanımlıyoruz? Hiperaktivite/aşırı hareketlilikbozukluğu, çocuğun “yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan aşırıhareketlilik, ataklık ve dikkat sorunları” Bu çocukların zekası normaldir; ancakdikkatleri yetersiz olduğundan okulda öğrenme sorunlarıyla karşılaşırlar. DEHB(Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) yaşamın dört alanını etkiler: Hareketlilik, dikkat, sosyal ilişkiler veduygusal yaşam. Hareketlilik çoğunlukla ilk 10 yıl içinde sorun yaratır, yaşilerledikçe hareketlilik azalır; dikkat eksikliği okul yıllarında önem kazanır,çocuk büyüdükçe dikkat süresi de uzar; sosyal ve duygusal alanlar ise yetişkinyaşta daha etkindir. DEHB bebeklik çağında kendinigöstermeye başlar. Bebek aşırı huzursuzdur, meme emerken ortalamadan daha fazlahava yutar, dolayısıyla gaz sorunu beklenenden daha çok olur. Geceleri sıklıklauyanır. Bu çocukların desteksiz oturma, emekleme, yürüme gibi motor gelişmesierken oluşur. Öfke nöbetleri vardır, sıklıkla ağlarlar. Bebek içten (bedensel)ve dıştan gelen uyarıcıya öyle güçlü bir tepki verir ki, bu sinir sisteminietkiler ve bebeğin normal gelişmesini engellemeye kadar gider. DEHB evrensel bir olgudur, çeşitliaraştırmalar dünya nüfusunun yüzde 2 ila 9’unu etkilediğini bildirmektedir.(Vanlı,2006) 3 3 Temel Belirti Dikkat eksikliği, konsantrasyonbozukluğu ve impulsivite (dürtülerini kontrol edememe) her hiperaktif çocuktagözlenir. Bu üç belirti aynı çocukta varolsa da belirtiler farklı düzeyde olabilir. *Dikkat Eksikliği Bu sorunu olan çocuklar dikkatlerinibelirli bir konuya yöneltemezler. Okumak, birisini dinlemek, oyun oynamak gibifaaliyetlerde dikkatlerini toplayamazlar. Kısa süre toplasalar bile, herhangibir sesten, hareketten, kokudan ya da akıllarına başka bir konu geldiğindedikkatleri çabuk dağılır. Buna karşılık çocuklar çok ilgi duydukları konulardadikkatlerini toplayıp, ilgilerini o faaliyete yoğunlaştırabilirler. Dikkateksikliğini ikiye ayırabiliriz: 1- Tekbaşına dikkat eksikliği bozukluğu (DEB) 2- Dikkateksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB). *Hiperaktivite Kelime anlamı olarak aşırı hareketlilik demektir. Her hareketliolan çocuk için hiperaktif denemez. Bazı çocuklar doğuştan enerjikolduklarından hareketlilik düzeyleri yüksektir. Hiperaktif çocuk (H.Ç.)tanımına girmeyen normal çocukların hareketliliği, diğerlerinden farklıdır.Onların hareketliliği uyumlu, amaca yönelik ve devamlılığı olan niteliktedir.DEHB olan çocukların hareketliliği ise keyfi ve amaçsızdır. Ortam ne kadarsınırlayıcıysa ve ne denli dikkat yoğunlaştırmak gerekiyorsa, çocuğunhareketliliği o denli artacaktır. Kaygılı çocuklarda da aşırı hareketlilikvardır. Onların da hareketlilikleri ortama yöneliktir, stresli durumlardahareketli olurlar. H.Ç. ise stresli durumda daha sakinleşirler, normaldurumlarda ise hareketlilikleri artar. *Dürtülerine HakimOlamama (İmpulsivite) İmpulsivite, çocuğun düşünmedenharekete geçmesidir. Arabalara dikkatetmeden topun arkasından caddeye koşar; oda içinde koşuştururken bir saksıyaçarpıp devirir; sınıfta öğretmen yönerge verirken sonuna kadar dinleyemez; aynışekilde sorulana cevap verirken soru bitmeden soruya sözel ya da yazılı olarakcevap vermeye kalkışır (böylelikle anlamadan cevap vererek hata yapar); soruyudoğru anlasa da düşünmeden cevap verdiğinden yanlış cevabı seçer. Aynısebeplerden dolayı bu çocukları disipline etmek de zordur; çünkü, söylenenidinlemedikleri için kendilerinden ne istendiğini de bilemezler. Bu düşünmeyefırsat vermeden davranıma geçiş eğilimi, H.Ç.’nin arkadaş ilişkisini de olumsuzetkiler. Arkadaşlarına nasıl uyum sağlaması gerektiğini düşünmeden oradan orayakoşturur ya da konudan konuya atlar, ta ki arkadaşlarının onları oyundançıkardığının bilincine varıncaya kadar. Hiperaktif çocuklar, sınıf içinde veders çalışma gibi dikkatlerini yoğunlaştırmaları gereken durumlarda dahahareketli olurlar. Hareketliliğinin arttığı diğer ortamlarsa; sofradayken,televizyon seyrederken, lokanta sinema ve tiyatroda, yatma zamanı, arabayken,giyinirken, yıkanırken, evde misafir varken, misafirlikteyken, alışverişte,evde bir iş verildiğinde, anne telefondayken, kendi başınayken, başkalarıylaoynarken… Dikkatini Yoğunlaştıramama Dikkatini, bir konuya birkaçdakikadan daha uzun süre veremeyen çocuğun, dikkatini yoğunlaştırma sorunu vardemektir. Anne-babalar ve öğretmenler, çocukların sorunlarını göremediklerindenniçin dikkatlerini veremediklerini anlayamazlar ve sürekli onlara dikkatlerinivermelerini söylerler. Çocuklarsa, bu uyarıya karşılık hem sinirlenirler hem dedikkatleri daha da dağılır. Üstelik dikkatlerini vermeye ne kadar büyük birçaba sarf ettiklerini, etrafındaki büyüklerin anlamaması onları çiledençıkarır. Dikkatini Bir Konuya Yöneltememek ( Konsantrasyon Azlığı) DEHBsendromlu çocuk, dikkatini belirli bir konuya vermeye çalışırken, başkadüşünceler, görüntüler ve sesler onu alıkoymaktadır. Dersi dinleme yerineönündeki silgiyle oynamaya başlar; pencereden dışarıyı seyretmeye yönelir,dışarıdan gelen sesler, öğretmenin o anda verdiği ev ödevini kaçırmasına nedenolur. Bunu bazı çocuklar şöyle dile getirmektedir: “Kendimi,sanki televizyonizlerken her an biri kanalları değiştiriyormuş gibi hissediyorum… tam derseilgimi veriyorum, peş peşe başka düşünceler aklıma geliyor, ve esas yapmakistediğime ulaşamıyorum.” Düşünmeden Hareket Etmek Hiperaktivitesiolan çocuk sıklıkla düşünmeden konuşur ve/veya eyleme geçer; bisikletini ekilibir bahçenin içine sürer, sınıfta parmağını kaldırmadan soruyu cevaplamayaçalışır; sınav yönergesini sonuna kadar okumadan cevabı yazmaya kalkışır. Başkalarıylakonuşurken aklına ilk geleni söyler. Bu tür davranışı başka kişileranlayamadığından, çocuğa “Niye öyle yaptın?” diye sorarlar. Çocuğunsa bunacevabı, “Bilmiyorum.” olur. Kıpırdamadan Duramamak Bir yerdeuzun süre oturmak çok zor gelir. Oturduğu yerden sıklıkla kalkar. Dolaşır ya daoturduğu yerde kıpır kıpır hareket eder. Hareketsiz durmak onu rahatsız eder,yorgun düşürür ve uykusunu getirir. Çocuğun etrafındakiler sıklıkla rahatdurmasını, düzgün oturmasını söylerler, bu da çocuğu sıkar. Ayrıca etrafınauymak istese de hareketsiz durmak elinde değildir. Çevresine Hakim Olamamak Çocuk içineşyalarına sahip çıkmak, okul ödevlerini tamamlamak ya da evde verilensorumlulukları yerine getirmek bir sorun oluşturur. Zamanı ayarlayamaz. Evödevlerini son anda yapmaya kalkışır, dolayısıyla aceleye gelir ve sonuçüstünkörü olur. Okulda Öğrenme Güçlüğü Dersidinleyemezler, öğrendiklerini iletemezler, dolayısıyla okulda okuma, yazma vematematik öğreniminde sorunla karşılaşırlar. Başka Özellikleri 1- Cinsiyet: DEHB erkeklerde 3/1, kızlarda 9/1 oranındagörülür. Bunun bir nedeni, erkeklerin sinir sisteminin, kızlardan daha geçgelişmesi, dolayısıyla da olumsuz etkiye daha uzun açık kalmasıdır.Başka birneden, DEHB’ nin kalıtımsal bir bozukluk olduğunu ve cinsiyet (Y) kromozomuyoluyla geçiş yaptığıdır. Üçüncü sebepse, erkeklerin doğum öncesi-esnası-sonrasıkomplikasyonlarını daha çok yaşamalarıdır. 2- Kalıtım: İstatistikler, ana-babada DEHBolduğu takdirde, %50 oranında çocuklarda da görülebileceğini bildirmektedir.Kardeşleri arasında hiperaktif olan çocuğun kendinde hiperaktivite çıkmaolasılığı, normallere göre 5-7 katıdır. Kalıtımları aynı olan tek yumurtaikizlerinde bu risk %90’lara ulaşmaktadır. 3- Sosyo Ekonomik Düzey (SED): Araştırmalar SED düştükçe hiperaktivitevakalarının çoğaldığı ve belirtilerin derecelerinin arttığını göstermektedir. Birsebep, düşük SED deki kişiler doğum öncesi-esnası-sonrası bakım ve beslenmeaçısından olumsuz koşullara sahiptir, bu da beyin için risklidir. Diğersebep, düşük SED deki insanlar daha çokailevi ve psikiyatrik sorunlar yaşamaktadır, bunlar da hiperaktiviteyi olasıkılar.(Vanlı,2006) KAYNAK: Vanlı,L. (2006) Hiperaktif Çocuk Tanı ve Tedavi- Anne Baba ve Uzmanlar İçin ElKitabı. İstanbul:Nobel Tıp Kitabevleri |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
TELEVİZYON VE ÇOCUKLAR - 16/06/2011 |
TELEVİZYON VE ÇOCUKLAR |
KEKEMELİK TEDAVİSİ - 18/05/2011 |
KEKEMELİK TEDAVİSİ |
ÇOCUKLARDA KEKEMELİK - 12/05/2011 |
ÇOCUKLARDA KEKEMELİK |
ÇOCUKLARDA KEKEMELİK - 12/05/2011 |
ÇOCUKLARDA KEKEMELİK |
ÜVEY ANNELER VE ÇOCUKLARI - 04/05/2011 |
ÜVEY ANNELER VE ÇOCUKLARI |
BOŞANMIŞ ANNE-BABALAR VE ÇOCUKLARI - 27/04/2011 |
BOŞANMIŞ ANNE-BABALAR VE ÇOCUKLARI |
ÖLÜM ÇOCUĞA NASIL ANLATILMALI? - 27/04/2011 |
ÖLÜM ÇOCUĞA NASIL ANLATILMALI? |
HİPERAKTİVİTENİN TERAPİYLE TEDAVİSİ - 27/04/2011 |
HİPERAKTİVİTENİN TERAPİYLE TEDAVİSİ |
ANNE-BABANIN TUTARLI DAVRANMASI NE DEMEKTİR? - 27/04/2011 |
ANNE-BABANIN TUTARLI DAVRANMASI NE DEMEKTİR? |
Devamı |